ados'un en sevdiğim şarkısı. o kadar güzel ki bu şarkıyı nitelemeye layık sıfat bilmiyorum.
siyaha dal
---
spoiler ---
temelim yalnız olmak, çekil git yanımdan.
çünkü sadakat ehliyim ve vazgeçmedim huyumdan.
garip bir durum var, hep şu kendimle ilgili.
bir gözümden görebilseydin anlar mıydın derdimi?
terse düştüm heveslerimden, tükettim hepsini.
bir derviş gibi yaşamak istedim, yok ettim nefsimi.
ya da öyle sandım, kaybettim ekseni.
sen karşıma çıktın ve olmayan bir umut besledim.
ne huduttur ki geçemedim, sen oldun menzilim.
hep kuruttuğun toprağında arattın ya kendini,
kırparsam gözümü kaybederim korkusuyla takip ettim.
onca belli belirsiz mesnetsiz izleri,
resmettim hiçliğinin buz tuttuğu güzleri,
tam ceset soğukluğunda sakladım hüsn-i fikrimi.
düştü içimden sen hakkındaki bildiğim her şey.
bu kışta böyle geçti bahara hasretim.
nakarat:
ey gözümün riyası,
bir parça doğru için canımı verdim.
şu hale bak!
siyaha dal!
sen dilimde tertemiz bir cümlesin,
bilinmeyen bir lisan.
dünyaya bak!
içimde yan!
kül oldum, hiç yanmadım zamana yetiştim.
mesela; senden ayrı yaşamanın sırrına eriştim.
gayrı bu devranı dönmekten, men ettim yel estirdim.
yokluğundan yana bu sellere set çektim.
meftuna benzesem de zoraki başarıp,
dervişin gerekliliğinden midir nedense yaşadım.
hayatım bu yükle kutsandı, acıyı taşıdım.
ne saraylar bıraktım ardıma toprağa taşınıp,
içimi karanlıktan kurtaracak güneşi reddedip.
bekledim, zifiri geceyle yakınım.
o derin karanlıkta parlamıyorsa kalbim,
zaten hiçbir güneş istemem ziyandan sakınıp.
bir yandan bakarım evvelimiz ne cüretle var.
o kadar zorlu olmamalıydı geçmişle vedalar.
seçmişse devranını insanın şu kader maalesef,
isyan etsen ne fayda, ne bi hal çare var.
---
spoiler ---